GÖRÜŞ DOSTU OL, KIYAS OĞLANI DEĞİL!


Hafızalarımızı Akepe'ye teslim etmeyelim. Onlar karşı devrimcidir. Bunu bilelim! Onlar bu çarpık siyasal yasalarla başımıza gelmiş yalancılardır. Bunu görelim! Onların muhalefeti olan CHP ise gaflet, delalet ve de hıyanet içindedir. Bunu da duyuralım yedi cihana!


Bu hükümet, bu ucube yasalarla bu halkın dörtte birinden -kazayla ve de Yılmaz, Ecevit ve Bahçeli yüzünden- aldığı oylarla meclisin % 65 ine sahip olmuş, iki yıldır da devletin tamamını ele geçirmiştir. Devletin mallarını, ulusun değerlerini ve yurdun topraklarını haraç mezat satmaktadır. Buna da bir Allah’ın kulu ses çıkarmamakta, herkes seyretmektedir. Bu şuursuz seyirci kitlesinin içinde biz askerlerde (eski-yeni askerler) varız. Seyrediyor ve mesleki değerlerimiz ve alışkanlıklarımız gereği sesimizi çıkarttığımızda sanki komutanına itaatsizlik eden asker durumuna düşeceğimiz korkusunu devam ettiriyoruz. Oysa bu ulusun her devinimi, her reform hareketi ve her devrimi askerlerin cesaretiyle meydana gelmiştir. Muvazzafların susması görevleri gereğidir. Ama bizler susmamalı ve tavuklar gibi dağılmadan, kartallar gibi teker teker saldırarak sözümüzü söylemeli ve de hemen örgütlenerek gücümüzü ve fikrimizi birleştirmeliyiz.

Bir bakın bakalım; göreceksiniz ne kadar Atatürk'le başlayan, Milli ile başlayan, Kuvva ile başlayan dernek ve STK var? Ne yapıyorlar..? Hiç! Kendini tatmin ve laklak... Bunlar neden bir partide birleşemiyor veya kurulacak yeni bir partiye girmiyorlar? Çünkü hepsi kendince hala komutan, hepsi kendince en iyi vatansever ve kısaca hepsinin yöneticileri kendini beğenmişlikten kurtulamıyorlar ve vatanlarından, yurttaşlarından önce kendini seviyorlar.

Ya da bu milletle dalga geçiyorlar..!
Gelin birleşelim, bırakın megolamanlığı... Şu karda, kışta kıyamette herkes kendine bir barınak yapmaya uğraşacağına hep birlikte bir iglo (kar briketinden ev) yapalım planlı bir şekilde. Yenelim madrabazları, üç kağıtçıları, vurdumduymazları ve de teslimiyetçileri.

Açalım bu genç ulusun, bu güzel yurdun, bu verimli toprakların önünü... Bizden başka bu ufku açacak yok. Bizden başka torunlarını düşünen yok. Bizden başka kıçını sıkacak yurtseverler yok, ona göre... Yeter ki bir Siyasi Lider etrafında birleşelim.

Gidiyor yoksa devlet! Gidiyor dört tarafı denizlerle çevrili vatan! Gidiyor ulusun (yada milletin) geleceği!

Gidiyor Cumhuriyet! Gitti gider bayrak, sancak ve Mustafa Kemaller...

Sunar sinemasında Kuleli öğrencisi arkadaşımız dayak yediğinde uyandırıyorduk ya birbirimizi.

Nerdesiniz şimdi?
Nerdesiniz altıncı sınıf ağabeylerimiz?

Haydi hep beraber...

( 3 Nisan 2005 günü -yedi yıl önce-  yazılmış ve bende edresi olan emekli askerlere dağıtılmıştır. Kelimesini değiştirmedim. C.Utku )




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

15 TEMMUZ, ORDUBOZAN GÜNÜ

28 ŞUBAT’IN BİNİNCİ YILINA DOĞRU

SADAKA KÜLTÜRÜNE KARŞI SANDIK İTTİFAKI