BİR HAFTADA BAŞIMIZA GELENLER

Yazan: -
Haydarpaşa Garı, Cağaloğlu İl Milli Eğitim Md. lük binası, Kabataş Saray Binası ve Kadıköy’de 350 yıllık cami…
Osmanlı dönemi, Cumhuriyet dönemi demeden her akşam bir tarihi binayı yakıyorlar İstanbul’da.
Ne o Bademler? Ya kasten yakıyorsunuz ya da bakamıyor, koruyamıyorsunuz teslim aldığınız yerleri.
Kamuculuk her babayiğidin harcı değildir.
Suçlusunuz!
Cezanızı bulacak mısınız bilmiyorum.

**
Bu hafta için söylenmiş iki söz:
“Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD'ın Kürtler arasında? Yoksa CIA ve MOSSAD, anti-emperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?”
Uğur Mumcu
"Cenaze törenlerinden kameraları ve fotoğraf makinelerini çıkartın, bir süre sonra o kara gözlüklü takımın törenlere iltifat etmeyeceklerini göreceksiniz. O zaman cenaze törenleri, sadakatli, vefalı, değerbilir ve samimi insanların toplanma yeri olacaktır."
Doğu Perinçek

**
“GAZİANTEP (AA) - ABD Dışişleri Bakanlığı Nüfus, Mülteciler ve Göç Konularından Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Anne C. Richard, İslahiye'deki çadır kent ziyaretini değerlendirirken, ‘Burada bu insanlara çok iyi bakıldığını söylemek istiyorum'’ dedi...”
Sorular sorulmak içindir, yanıt verilmeyebilir:
1. Bu kadın İslahiye'ye neden geldi?
2. BM neyse de konu ABD'yi neden ilgilendiriyor?
3. Suriye’den bu kampa gelenler, devlet güçlerinin zulmünden mi yoksa kamptaki hayatın kendi gariban hayatlarından daha ehven olduğu için mi gelmişlerdir?
4. İslahiye'nin halkından ses yok, tamam... Ama kenar mahallelerinde bu kış günü yalın ayak dolaşan o sümüklü çocukları büyüdüklerinde bu duruma ne diyeceklerdir?
5. Soruları sormak bana mı düştü?
**
Hükümette kan değişikliği olmuş. Özel hastanesi olan biri memlekete Sağlık Bakanı, İstanbul’da valilik yaparken Mardin’den milletvekili olan bir değerli büyüğümüz de İçişleri Bakanı olmuş. Motosiklet tutkunu bir yakışıklı Kültür Bakanı... Milli Eğitimin başına bakan atamaya gerek var mıydı bilmiyorum.
Dz.K.K. lığında amirallerin hepsi casus ve ahlaksız olduğundan kuvvet komutanlığına iyi yüzme bilen bir Akepe milletvekilinin getirilmesi bekleniyormuş...

**
Yabancı askerleri misafir kabul edenlere parasını da bizim verdiğimiz sözde NATO yardımını Allah kabul etsin!
Bu gelenler Amerikan emperyalizminin silahlı güçleridir. NATO kuruluş gerekçesindeki işlevini çok önceleri yitirdiğinden Türkiye'nin zaman geçirmeden bu pakttan çıkması gerekirdi...
Geleceğimizi sattı bu hükumet. Yazık!
Ses çıkartmadan kabullenen Türk generallerine de yazık!
Amerikan ordusunun Suriye'yi işgal hazırlığında Adana, Kahramanmaraş ve Gaziantep toprakları gözetleme ve ateş idare yeri olarak kullanılmaya başlandı. Sütçü İmam'ın, Karayılan'ın, Şahin Bey'in kemiklerini sızlatanlar, yaptıklarının hesabını vereceklerdir!






Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

15 TEMMUZ, ORDUBOZAN GÜNÜ

Yazan: -
Resim
Türk Ordusunun bozulmasına neden olan 15 Temmuz 2016 günü o utanılası olayları bizlere yaşatanlar hala siyasal hayatta ve devlet yönetimindedirler.  Bir askeri birlikte meydana gelen iyi veya kötü olayların tümünün tek sorumlusu o birliğin komutanıdır. O uğursuz zamanın sorumlusu olmalarına karşın, neden hala yedi yıldır RTE’nın yanında yetkili ve etkilidirler? 12 Eylül 2010'da tek adam rejimine uygun anayasa değişikliği referandumunu yaptılar ve kazandılar. Yetmedi, bir sahte kalkışma sonucu 15 Temmuz 2016'dan sonra bütün devleti ele geçirdiler ve Parti Devletini kurdular. Şimdi güvenliğimiz ve ekonomimiz, büyük meclisin değil, RTE’nin güvendiği kişilerin elinde. BAŞTAN AŞAĞI YALANDI Unutulur mu? Ölenler ölmüş, şaşkın manşetler atılmış, çöp arabaları kışla nizamiyelerini tıkamış, hainler mezarlığı kazılmış, talimatlı imamlar gece vakti sinir bozucu selalar okumuş, okumayanlar cezalandırılmış, gece mitingleri düzenlenmiş, anıtlar dikilmiş, bombalanmış mecliste yıkıntı müzesi aç
Read more »

TÜRK ORDUSU İÇİN ÇALIŞTAY

Yazan: -
Resim
15 Temmuz 2016 tarihi Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğiyle ilgili nasıl bir dönüm noktası kabul ediliyorsa, ayni tarih Türk Ordusu’nun geleceği için de bir kırılma noktasıdır.   Bu tarihten sonra bu büyük kurumun yapısı, genleri, gelenekleri ve disiplin anlayışı değiştirilmeye çalışılmıştır. Aslında Türk Ordusunun ilerlemeci ve değişimci komuta yapısı kendi içinde bu yeniden yapılanma sürecini bir esasa bağlamış, daha güçlü bir ordu için neler gerektiği konusunda çalışmalarını her zaman sürdürmüştü. Genelkurmay karargahında bir Stratejik Dönüşüm Dairesi vardı. Olan oldu. Çekilen bunca acıya, bunca geri gidişe ve kötülüklerin üzerinden bunca yıl geçmesine karşın, artık “en iyisini bulmak, güçlü orduyu yaratmak” başta siyaset kurumu olmak üzere herkesin görevi olmalıdır.   NE OLDU? O gün 104 asker hayatını kaybetti. TBMM’si bombalandı. Genelkurmay Başkanı esir alındı. Hemen ertesi gün aşağı yukarı bütün garnizon komutanları, mevcut generallerin yarısı dahil binlerce subay ve ast
Read more »

KIRK DÖRT YIL SONRA 12 EYLÜL DEĞERLENDİRMESİ

Yazan: -
Resim
Kendine Kemalist diyebilen tek gazete Cumhuriyet bile 12 Eylül’ün yıldönümünde  “12 Eylül Darbesi” ni şöyle değerlendiriyor: “1977 yılı sonunda, kendisine dayatılan 24 Ocak kararlarını uygulamakta ayak direyen Ecevit hükümeti, Sovyetleri gözetlemek için casus uçakların Türkiye’de uçuşuna izin verilmesi talebini reddetti.  Milli Maden Yasasının çıkarılmasının ardından ATAŞ Rafinerisi kamulaştırıldı. Darbe için gerekli koşullar hazırlanırken ara seçimde ağır bir yenilgi alan CHP, bunu güvensizlik sayarak iktidardan ayrılınca, darbenin hedefi olmaktan kurtuldu.” Görüyor musunuz ne kadar geniş ve kapsamlı bir öngörü? Darbe daha yıllar önceden planlamış bile. Planlayan Washington, planı uygulayanlar da Amerika Birleşik Devletleri’nin o gün bizim çocuklar dedikleri olsa gerek.  Lahavle! Hepsi bir hayalden ibaret ve hiçbirinin harekât planıyla ilgisi yok. Olayların saptırılması dilsiz tarih için çok kolaydır. Kenan Evren bunları hissettiği ve ölülerin konuşamayacağını bildiği için “Amerika”
Read more »