AÇIN GÖZÜNÜZÜ!

Gençler gözlerini bir yılı aşkın zaman önce, haziran ayaklanmasında çoktan açmışlardı. Benim gibi merdivenleri hızla ya da yavaşça tırmananların gözlerinin de alışkanlıklarını atıp, açılması gerekmektedir. Siz ihtiyar demokratlar; “Oy kullanmayanlar kimlere hizmet ettiklerinin farkında değildir.” derken keşke biraz daha uzun düşünseydiniz.

İlla birilerine hizmet mi etmek gerekiyor? Vatanımı sizden daha fazla sever, milletime sizden daha fazla güvenirim. 
***
Şu İnternet ve yüz yüze dost ortamlarında, Ekmeleddin'e oy vermenin vatan ve millet sevgisine eklemlendiğini bir türlü anlayamıyorum. Öyle bir sahte demokrasilere, yalancı siyasetçilere alışmışız ki, onların dayatmalarından vazgeçtiğimizde vatan hainliğine düşeceğimizi zannediyoruz... Oysa Ekmeleddin adını yöremizde, yanımızda hiç duymadığımız halde şimdiye kadar, bu yeni isme ne kadar da güven duymak zorunda bırakılmaktayız.
Üçüncü bir aday olan Selehaddin Demirtaş -bunun da ismi 'ddin'li- çocuğunu hiç tartışma konusu bile etmedik. Oysa geçmişini, PiKeKe ile ilişkisini, güneydoğu feodalizmini ve Kürtçülüğünü bir yana koyduğumuzda şu sıralar onun da ağzında vatan, millet ve özgürlükler var...
Güncel gerekçelerden ve bizim kurgulamadığımız gündemden uzaklaşarak, iç siyaseti kıvırtmalardan ve politik manevralardan ibaret olduğu yanılgısına kapılmadan -ki Atatürk sözde bu manevraların en iyisini yapmıştır diyerek de onu yüceltmek isterlerken, küçültürler bazıları- biraz daha toplumsal, biraz daha bilimsel ve biraz daha kamucu düşünmeli aydınlar en azından...
***
İnatlaşmadan, ben bilirim demeden, duygusal davranmadan, bu iktidar yanlısı CB seçimi usulüne bakarak ve aklıma dayanarak aldığım karar şöyledir:
Eğer kendime ve millete ihanet etmeyeceksem hiç birine oy veremem... Sandığa gitmemek katılımı düşürmek demektir ve Tayyibe yarar. O halde sandığa gitmeli ve geçersiz oyların oranını yükseltmeliyim ki benim gibi düşünenlerin kastettikleri itiraz seçim sonucuna yansısın. Beni ne şu parti, ne şu aday, ne şu kişi ilgilendirmiyor.
İlgilendiğim tek şey, üzerinde nefes aldığım toprakların ve içinde yaşadığım toplumun gerçekleri ve geleceğidir.
Bir muhafazakâra ya da muhafazakârlardan oy çalacak olana oy vermem mümkün değildir. (kişisel duygum) Tayyip Cumhurbaşkanı olursa Akepe çatlayacaktır. (siyasi düşüncem) Ekmelettin Cumhurbaşkanı olursa millet daha da muhafazakârlaşacaktır. (toplumsal görüşüm)
***
Geçersiz oylar geçen seçimde %5 idi... Cumhurbaşkanlığı seçiminde %25 olsa seçimi Cumhuriyetçiler kazandı, mandacılara taviz vermedi demek olur. Oyunu geçersiz kullananlar bu sahte Cumhurbaşkanlığı seçimini reddeden yüzde olarak gözükecektir. %15 geçersiz oy bile Türk siyasetinin adam gibi adamların uğraşı olmasının yolunu açacaktır.
İşte o zaman bizler, kerhen ve dayatmayla kötünün iyisine oy vermemiş, oylarımızı geçersizleştirerek değerlendirmiş olacağız. Kararsızlık ve kerhen oy kullanmak, önünü göremeyenlerin tercihi olmalıdır. Gelin oyunuzu mühürsüz kullanın. Bizler hep para babalarını, mafya eşkıyasını, tarikat ehlini, şıh, şeyh ve ağaları seçtik ömür boyu... 
“Yeter artık, hayır!” demeyi unuttuk mu?
Kaldı ki 12 Eylül 2010 günü yapılan referandumda HAYIR oyu kullananlar neden bu seçimde Evet derler anlamış değilim. O oylamada Cumhurbaşkanlığı seçim sistemi de dayatılmıyor muydu? Tayyip, sizi, bizi, memleketi 12 yıl yönetti ve tam bir diktatör şimdi. Cumhurbaşkanı olunca daha bir fazla diktatör mü olacak yoksa birileri dışarıdan “Hop hop, yavaş ol artık bakalım!” mı diyecek? (içeriden diyen olmadığına göre, o birileri dünya siyasi konjonktürü diyelim ve dış güçler sözünü saklı tutalım) 
Bu kadar korkmayın bu adamdan ve aldığı oy oranından. Onu buraya biz getirmediğimize göre biz de götüremeyiz.
***
Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarım -MHP’li arkadaşım iki kişi. Onlardan ses çıkmıyor nedense- bilinen şeyleri yineliyorlar. Bölmeyin, bölünmeyin, en iyisi bu, demokrasilerde bu iş böyledir falan… Oysa boykottan ve geçersiz oylardan tedirgin olanlar, hayatlarında hiç isyan edememiş olanlardır. Hele askerlere çok hayret etmekteyim. Bu bozuk ve haksız siyasal sisteme (mafya-tarikat rejimine) itaat, geleceğin iflasıdır. Hiç bir Harbiyeli eklemleme yapmaz. Harbiyeli ittihatçıdır... Harbiyeli kuvvacıdır… Harbiyeli müdafaayı hukukçudur... “Eski Selanik'ten kim kaldı?”
***
Bu seçimin iki turu da koca bir aldatmacadır koca dostlarım... Siz eğer 12 Eylül 2010 günü hayır dediyseniz, bu sahte Cumhurbaşkanlığı seçiminde de HAYIR oyu yani geçersiz oy kullanarak üç yuvarlağın içine ayrı ayrı şöyle yazmak zorundasınız:
“MUSTAFA” “KEMAL” “ATATÜRK”
Atatürk'e dönmektir bu...
Sandığa giderken kaleminizi yanınıza almayı unutmayın lütfen.

Cumhur UTKU

04.08.2014 Pazartesi (ilk tura beş gün kala)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

15 TEMMUZ, ORDUBOZAN GÜNÜ

28 ŞUBAT’IN BİNİNCİ YILINA DOĞRU

SADAKA KÜLTÜRÜNE KARŞI SANDIK İTTİFAKI